Aşık bir kızım ben. Ve ilk defa bu kadar eminim kendimden. Her bir hareketi, bakışı, konuşması, kokusu, ses tonu,'benimsin' der gibi. En çok da beni etkileyen buydu sanırım en başında, karşılıksız,koşulsuz kuralsız 'benimsin' dedi bana..
Dobra bir adam, sinirli,aksi bazen.. Çabucak parlar, saman alevi misali,çabuk da söner öfkesi. Sonra pişman olur belki, ama inadım inat der. Hatası varsa da ille bir diretir :) O an çok sinirleniyorum, deliriyorum öfkemden.. ama sonra geçiyor, ben de saman alevi gibiyim aslında. Ama her seferinde onun öfkesi altında eziliyorum.
Sonra geçiyor, çünkü ben onu seviyorum. Çünkü o da beni seviyor. Ve aşk fedakarlık istiyor.
Bir gün bir arkadaşım 'iki farklı karakterde ve ayrı ayrı yetişmiş insanlarsınız, bir zamanlar benken biz olmaya çalışıyor çaba gösteriyorsunuz' demişti. Öyle çok sevmiştim ki bu cümleyi, çünkü biz savaşıyorduk.. Ben iken, biz 'biz' olmaya çalışıyorduk. O yüzden artık tartıştığımızda kendimi kahretmeyi bıraktım. Ben emindim, öyle yada böyle bir yolunu bulup düzeltiriz diye.. Çünkü tartışmalarımızda ben ölüp ölüp diriliyordum, hala çok şey değişmiş değil aslında, çünkü 'kaybetmek' diye lanet bir şey de vardı, ve bunun olabilme ihtimali bile benim kendimden geçmeme,kahrolmama sebepti.
Tartışmalar illaki her ilişkide var, olacaktır da, olsun da .. Ama çabuk geçsin..
İyiyken mükemmeliz biz, belkide beni hayatımda kimse böyle sevmemiştir. Ki zaten hayatımın öncesi de yok sanırım :) Hatırlamıyorum. Ondan sonrası var, öncesi yok ve sanki hiç olmamış.
Ondan sonrası olacak sadece, şimdi her kurduğum hayalin baş kahramanı o, her seferinde elimden tutan, her düştüğümde ilk sarılan, maddi manevi hep kanatlarının altında tutan, bir gülüşüyle beni yeniden yeniden güldüren o, sanki o hayatımın bütünü, o şimdi gitse; bırak yarım kalmayı ben diye bir şey de kalmaz sanırım ..
Her şeyi geçtim, ilk defa bu kadar net emin olmak kendinden ve ondan .
Emin olmak demek ne demek iyi öğrendim, ve sanırım aşk demek, bütünüyle emin olmak demek.
O'na ait olmak demek, aşk demek.
Hem balık, hem pamuk,hem kıvırcık kişi :)
Dobra bir adam, sinirli,aksi bazen.. Çabucak parlar, saman alevi misali,çabuk da söner öfkesi. Sonra pişman olur belki, ama inadım inat der. Hatası varsa da ille bir diretir :) O an çok sinirleniyorum, deliriyorum öfkemden.. ama sonra geçiyor, ben de saman alevi gibiyim aslında. Ama her seferinde onun öfkesi altında eziliyorum.
Sonra geçiyor, çünkü ben onu seviyorum. Çünkü o da beni seviyor. Ve aşk fedakarlık istiyor.
Bir gün bir arkadaşım 'iki farklı karakterde ve ayrı ayrı yetişmiş insanlarsınız, bir zamanlar benken biz olmaya çalışıyor çaba gösteriyorsunuz' demişti. Öyle çok sevmiştim ki bu cümleyi, çünkü biz savaşıyorduk.. Ben iken, biz 'biz' olmaya çalışıyorduk. O yüzden artık tartıştığımızda kendimi kahretmeyi bıraktım. Ben emindim, öyle yada böyle bir yolunu bulup düzeltiriz diye.. Çünkü tartışmalarımızda ben ölüp ölüp diriliyordum, hala çok şey değişmiş değil aslında, çünkü 'kaybetmek' diye lanet bir şey de vardı, ve bunun olabilme ihtimali bile benim kendimden geçmeme,kahrolmama sebepti.
Tartışmalar illaki her ilişkide var, olacaktır da, olsun da .. Ama çabuk geçsin..
İyiyken mükemmeliz biz, belkide beni hayatımda kimse böyle sevmemiştir. Ki zaten hayatımın öncesi de yok sanırım :) Hatırlamıyorum. Ondan sonrası var, öncesi yok ve sanki hiç olmamış.
Ondan sonrası olacak sadece, şimdi her kurduğum hayalin baş kahramanı o, her seferinde elimden tutan, her düştüğümde ilk sarılan, maddi manevi hep kanatlarının altında tutan, bir gülüşüyle beni yeniden yeniden güldüren o, sanki o hayatımın bütünü, o şimdi gitse; bırak yarım kalmayı ben diye bir şey de kalmaz sanırım ..
Her şeyi geçtim, ilk defa bu kadar net emin olmak kendinden ve ondan .
Emin olmak demek ne demek iyi öğrendim, ve sanırım aşk demek, bütünüyle emin olmak demek.
O'na ait olmak demek, aşk demek.
Hem balık, hem pamuk,hem kıvırcık kişi :)
Yorumlar
Yorum Gönder