Ana içeriğe atla

Y Jenerasyonu reçetesi!

Bir yazıya denk geldim, ara ara okunması gereken bir yazı olduğunu düşündüğümden, paylaşıyor, kaydediyorum. Hemde bir CEO yazmış :)

oku,öğren,uygula evladım :)


Y Jenerasyonu reçetesi!


Gençlere “Bunların ileride başınıza dert olacağından eminim” diyen Emrah Kaya, 12 yıllık kariyerindeki tecrübelerinden yola çıkarak 12 maddelik bir tavsiye paketi sunuyor.
12 yıl önce iş hayatını anlamaya ve kendime birçok ajans içerisinde yön çizmeye çalışırken farkında olmadığım için bugün başımı duvarlara vurduğum ve tecrübeyle sabitlenmiş 12 maddeyi tartışmaya açmak istiyorum. 12 yılda 12 madde çok iddialı geldi değil mi? Biliyorum ki hapları severiz gençler!
1- Örnek al ve onun gibi düşünüp rotanı sabitle
Ben diyorum ki, iş hayatını ve iş insanlarını yeteri kadar tanır ve onlarla zaman geçirerek, söylediklerinden anlam çıkartmaya çalışırsanız daha hızlı olgunlaşır ve o çok sevdiğiniz hızlı başarıya ulaşma metoduna hizmet etmiş olursunuz. Bunun için hayalini kurduğunuz ve hatta belki de üzerinde halihazırda çalıştığınız sektörde rol modeller seçmeli, onları iyi deşifre etmeli ve her karar aşamasında “O nasıl karar verirdi” diye düşünüp adım atmalısınız.
2- Yaptığın hatayı kabullen ve üstüne git
Sizce dünya üzerinde hata yapmayan kimse var mı? Her seyrettiğiniz, yapılan reklam mükemmel mi? Tabii ki hayır. Hata yapın ve bundan korkmayın. Hayatınızın geri kalanında olduğu gibi yaptığınız hatayı cesur yüreklilikle söyleyin. Sadece hatanızla gurur duyuyormuş gibi davranmayın ve aynı hatayı ikinci kez tekrarlamayın.
3- Çok iş değiştirme
Çok sık iş değiştirmenin, her gördüğünüz eksik üzerine o şirketten vazgeçmenin bir dik duruş ve erdem olduğuna kendinizi ikna etmişsiniz. Asıl yapmanız gereken ve prim edecek şey, tüm eksik ve problemli kısımlarına rağmen erdemli olup kalmaya ve düzeltmeye çalışmak; bunu başarmak ya da başarmamak değil, çabalamak ve bu çabayla birlikte tecrübenizi üstel şekilde artırmak. Problem olmayan yerde saatlerce çözüm için kafa patlatanlar yoktur. Bu da beyninizi daha fazla çalıştırır.
4- Yetenek edin
Yeteneklerinizi karşı tarafa söylemeniz sizinle ilgili hayal kurulmasını sağlar. Hayalini kurduğunuz her neyse artık sahiplenilmiş hatta fikren satın alınmış şeydir. İşte bu sayede pozisyon yaratmanız bile mümkün olacaktır kendi yetenekleriniz için. Bu arada çok yetenekli bir hale gelmeniz ya da zaten olmanız sizi dünyanın en değerli varlığı yapmaz.  Eğer işlemiyor ve ihtiyaçlarla buluşmuyorsa yetenekleriniz beş kuruş etmez ve bu ilişki uzun sürmez.
5- Gerçek ol
Klavye ve ekranlara dokunarak yaşamaya devam edin. Ama ne zaman sesinizi, ne zaman fiziksel varlığınızı iletişiminizin merkezine taşımanız gerektiğini bilin. E-posta ve mesajların hissiyat ve çözümcül ruhu karşı tarafa geçirmediğini çok iyi bilin. Sık sık hayatın içine inin, gerçek olun.
6- İlk gelen, son giden ol
İşte o zaman Roma’da Romalı gibi yaşarsınız. O şirkette ne oluyorsa bilen hatta gözlem yetenekleriyle yönlendiren olursunuz. İnsanlar size sormaya ve sizi doğal olarak bir yönetici gibi algılamaya başlarlar. Size birilerinin ne yapacağınızı söylemesini beklemeniz hep kaybettirir. Kendi iş yapış biçiminden vazgeçip başkalarının metotlarına göç eder ve mutsuz olursunuz. Bilin ki; “kimse benden bir şey istemedi ki” cümlesi o ajansın başkanının en nefret ettiği kullanımdır.
7- Uzun vadeli başarı için %50 daha az kazan
Size maaşlar teklif edilir. Nerede çalıştığınıza bakmadan 1-2 yıl bu maaşı alabilmek adına kariyer hedefinize hizmet etmeyecek yerlerde çalışır ve zaman harcarsınız. En önemlisi de üzerine bir tuğla daha koyacak bir altyapı geliştiremezsiniz o işle. Sonuç: 30’lu yaşlarınıza gelince itibarlı ve  içerik olarak tatmin edici bir iş aradığınızda geçmişiniz size yardımcı olmaz. Kısa vadede daha az ve uzun vadede daha çok maaş almayı gözünüze kestirin.
8- Adın, markan. Onu koru!
Dönem dönem özgeçmiş bakarım. Şirketteki pozisyonlara başvuranlar arasından sektörde ismini defalarca duyduğum insanların da başvurularını görürüm. Bir kısmıyla hayal kurmaya başlarım bizimle olsa diye. Bir kısmı da daha önce yemeğini beğenmediğim restoran hissi uyandırır. Repütasyon olarak iyi hissettirmez beni. İşte o hissi yaratmamak için kişisel markanızı koruyun.
9- Kazandığından azını harca
Bu zordur, bilirim. Gelen para gidene hiç yetişememiştir. Bu da anlaşılabilir. Fakat yine akıllıca düşününce herhangi bir finansal birikiminizin olmaması size mahkumiyet ve mecburiyetler getirir. Bu yüzden istemediğiniz işi yapmak, istemediğiniz yerde çalışmak gibi sizi mutsuz edecek şeyler yaparsınız. Pazarlık gücünüz yoktur. Artık tok satıcı değilsinizdir. Bunlarla yüzleşmek yerine kazanacağınız potansiyeli hesaplayıp yüksekten harcamaya başlamaktansa kazandığınız parayı daha düşük hatırlamak en iyi çözümdür.
10- Daha fazla uzun yazı oku ve yaz
140 karakterlik, 6 saniyelik sıkıştırılmış insanlara dönüşüyoruz. Her gün en az bir 1000 karakterden uzun makale okuyun. Önceleri zor gelecektir. Ama unutmayın ki aslında bütün gün 140 karakterlik 350 tweet okuduğunuzda veya Facebook, Whatsapp mesajı cevapladığınızda 5000 karakter tüketiyor ve üretiyorsunuz. Hadi parmaklar bu kez geleceğiniz için yazsın; her gün 1000 zeki klavye vuruşuyla. Unutmayın ki sosyal medya bir meslek olmayacak. O sadece bir iletişim kanalı. Kişisel olarak sosyal medyanın varlığı İK’cıların seni gerçekten tanımak için kullandığı bir günlük olarak da kullanılacak gelecekte.
11- Tanış!
Network denen, iş ağı denen soyut kavramı somutlaştırın. İnsan biriktirin. Biliyor musunuz yine planlarınızla eşleşen yol üzerinde karşınıza çıkacağını düşündüğünüz insanlarla sebepsiz ve beklentiniz olmadan sadece tanışmak için ilk ilişkiyi kurmanız çıkarcı olmadığınız algısı sebebiyle çok kolay ve sağlıklı oluyor. Kurun o ilişkileri. Biriktirin onları Linkedin hesaplarınızda. Günü geldiğinde itibarı yüksek bir gençle aynı masada kahve içmek isteyecek yüz binlerce iş insanı var. Transfer için lazım olur!
12- Birilerinin sana ne yapman gerektiğini söylemesine olanak tanıma!
İşiniz ne olursa olsun o işin her detayına patronunuzdan daha fazla hakim olun. O işi çevrenizdeki herkesten daha iyi bilin. İki adım ilerisini görün ve yönlendirme beklerken masanızda oturup video seyretmeyin. Emin olun o sürede sizin işinizi geliştirebileceğiniz o kadar çok şey bulacaksınız ki. Bunu aldığınız maaş, size olan yaklaşım, şirkette ne kadar mutlu ve motive olduğunuzdan bağımsız yapın; çünkü ancak o zaman o işten ayrılırken size referans olup ağız dolusu güzel şey anlatabilecek insanlar biriktirir ve o insanların işini iyi yapanlar listesinde TOP 10’da olmayı başarır ve bunu paraya, itibara, başarıya çevirirsiniz.
12,5- Bana kızma!
Bu madde 12,5. Çünkü aslında bu reçetenin sonundaki doktor özel notu. Bu anlattıklarımı ikinci baharında bir adamın kırk yıllık tecrübelerinden derlemedim. Daha dün sabah öğrendim bazılarını. Sizin jenerasyonunuza komşu kasabadanım. Bazen içinden. Ununu elemiş, eleğini asmış değilim. Hâlâ çırpındığım, debelendiğim konular var. Çok samimiyetle sizi iyi anlıyorum ve bunların başınıza ileride dert olabileceğinden eminim.
Söylediklerimi kendi süzgecinizden geçirin, yolunuza aynı inanç ve dolayısıyla başarıyla devam edin. Önümüzdeki ay tekrar görüşürüz.
Emrah Kaya / Youtholding CEO’su
Bu yazı Campaign Türkiye’nin Eylül 2013 sayısında yayınlanmıştır. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şirince Köyü / Kumda Kahve

Bugün Köy Turunda görevliydim, İlk önce Şirince ardından Kirazlı Köy' gittik. Müdürümün benden isteği üzerine Kumda Kahveyi araştırdım, buldum. Büyük değirmen taşının içine bir mekanizma yerleştirmişler alttan ısıtmalı, kum var üzerinde kahveyi bakır cezvelerle orada pişiriyorlar. Ocaktakinden çok daha hızlı pişiyor, çünkü cezvenin her yanı ısınıyor. Çok da leziz oluyor :) Ayrıca Turistlerin ve misafirlerin ilgisini çekiyor :) Damla sakızlı ve sade olmak üzere 2 çeşidi var :) Enteresan geldi bana, ilk defa görüyorum bunu, közde kahveden sonra .. Nasıl da leziz olmuş anlatamam..                    Mis gibi , afiyetle içtim :)  Her Şirinceye gidildiğinde içilesi ..

Hıdırellez

Hıdırellez akşamı dışarı çıkılmadan olur mu hiç :) Kuşadası belediyesi romanlardan oluşan bir konser düzenlemiş.. Aslında anane çağırmasaydı, inmezdim belki, ama o çağırınca gitmek istedim. Annem ve babam da bize katıldı. Hava mis. Yürüyerek çarşıya indik, ve 41 karınca yuvasından toprak toplamaya çalıştık :) Cüzdan da saklanırmış o, öğrendim. Deniz kenarında Rıfat abilerin cafesine oturduk, muhabbet güzeldi. Anane komşusuyla gelmiş, o da çok tatlı bir kadındı. En zevk aldığım bölümse, kumsala dilek çizmek :) Kağıda dilek çizip gül dalına asmak, Hıdırellez gece geçer, dilekleri toplarmış :) İndim kumsala, dileğimi çizdim, bknz aşağıda ;) Yukarıda gördüğünüz , 'kocaman olmasa da küçük bir evim olsun' adlı dileğim :) Altında gördüğünüz iki beyaz taş parçasından büyük olanı 'şuan sevgilim ileride nasip ederse Allahım, eşi'm olacak Seydi bey'in büyük cipi' adlı dileğim :) Yanındaki biraz daha küçük olan taş ise, 'siz hayal edemiosunuz ama ben ediyor
‎" gürültü, patırtının ortasında sükunetle dolaş; sessizliğin içinde huzur bulunduğunu unutma. başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe herkesle dost olmaya çalış. ama kimseye teslim olma. telaşsız, açık ve seçik konuş. başkalarına da kulak ver. aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle onları; çünkü dünyada herkesin bir hikayesi vardır. yalnız planların değil, başarılarının da tadını çıkarmaya çalış. ne kadar küçük olursa olsun işinle ilgilen; hayattaki dayanağın odur. olduğun gibi görün. sevmediğin zaman sever gibi yapma. aşka burun kıvırma sakın; o çöl ortasında çimenli bir yerdir. yılların geçmesine öfkelenme; gençliğe yakışan şeyleri gülümseyerek teslim et geçmişe. ara sıra isyana yönelecek gibi olsan bile hatırla ki, kainatı yargılamak imkansızdır. onun için kavgalarını sürdürürken bile kendi kendinle barış içinde ol. görmeye çalış ki, bütün pisliğine ve kalleşliğine rağmen dünya yine de güzeldir. " Alıntı