Ana içeriğe atla

Güzel Hayat

Uzun bir süre 'güzel hayat' başlayacak diye düşündüm. Mutlu, huzurlu hani şu fazlaca meraklısı olduğum romanlar da ki gibi bir hayat, güzel hayat.

Ama anladım ki asıl Hayat, bu 'Güzel Hayat'ı bekleyerek geçen zamanda ki engeller bütünü. Ya da engel olarak saydığın olaylar bütünü. Kocaman bir çerçeve. Kötü görünen ama aslında güzel çerçeve. Hayat işte.
Senin hayatın. Perspektif mutluluk için bir yöntem, çözüm, yol yordam olmadığı gibi mutluluğun kendisinin bir yol olduğunu bilmek gerekiyor.
Her sabah uyandığında ne vücudun ne ruhun ne de çevrendeki bir sürü şey seni güne mükemmel,harikulade ve güleç bir insanoğlu olarak hazırlamıyor. 'Sen' yapıyorsun bunları, tek başına!

Mutluluğun da kendisinin bir yol olduğunu söylediysek eğer,
Öyleyse; yaşanan her anın tadına varmalı, bir daha gelmeyeceğini bile bile nasıl da savurgan yaşıyoruz, nasıl da dakikaları hatta saatleri savuruyoruz, korkmadan! Bir daha gelmeyecek ulan!
Uyan!

Zaman kimseyi beklemiyor, unutmamak lazım. 

Mutlu olmak için ne yapıyoruz peki ?  Bugün ne yaptın ?
Suratın, elin yüzün şiş uyandın, yataktan ayaklarını birileri zorla çekiştirerek uyandırdı, sallana sallana banyoya gittin, gözlerin kapalı işedin,meymenetsiz bir surat seni karşıladı aynada, bak daha bir kere gülmedin!
Sonra geri sallana sallana odana gidip giyindin, saç baş o biçim, surat 5 karış iş yerine geldin.

Hiçbir sabaha böyle başlamak istemem, yapmıyor muyum? Elbette bu sabah bende böyle uyandım. Ama kendime haksızlık ettiğimi bilerek.

Her şey yolunda gitmeyecek elbet, her istediğin olmayacak, paran olmayacak, keyfin olmayacak, sevgilin olmayacak,annen baban olmayacak .. bla bla bla uzar gider.
E yani?  Mutlu olmayacak mısın?  Zaman diyorum, seni beklemiyor !
Ben daha dün 18 yaşımdaydım, 25 yaşıma kadar yapacak olduklarımı yapamadım, hayalini kurduğum birçok şeyi gerçekleştiremedim, gidemedim,yapamadım felan filan. ee nolmuş? Mutlu muyum? Şuan bir çok sorunum olmasına rağmen mutluyum :)

Mutlu olmak için;
Okula gitmeyi, okuldan gelmeyi, üniversiteyi bitirmeyi, araba almayı,on kilo vermeyi, sevgili yapmayı, yada evlenmeyi belki boşanmayı, çocuk yapmayı, işe başlamayı, emekli olmayı, torun beklemeyi, arabanı değiştirmeyi, yenisini almayı, ev almayı, borçlarının bitmesini, yazı, kışı, öbür seneyi, ölüp yeniden dirilmeyi beklemeyin.

Mutluluk bir hedef değil ki, uzun bir yol ..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hıdırellez

Hıdırellez akşamı dışarı çıkılmadan olur mu hiç :) Kuşadası belediyesi romanlardan oluşan bir konser düzenlemiş.. Aslında anane çağırmasaydı, inmezdim belki, ama o çağırınca gitmek istedim. Annem ve babam da bize katıldı. Hava mis. Yürüyerek çarşıya indik, ve 41 karınca yuvasından toprak toplamaya çalıştık :) Cüzdan da saklanırmış o, öğrendim. Deniz kenarında Rıfat abilerin cafesine oturduk, muhabbet güzeldi. Anane komşusuyla gelmiş, o da çok tatlı bir kadındı. En zevk aldığım bölümse, kumsala dilek çizmek :) Kağıda dilek çizip gül dalına asmak, Hıdırellez gece geçer, dilekleri toplarmış :) İndim kumsala, dileğimi çizdim, bknz aşağıda ;) Yukarıda gördüğünüz , 'kocaman olmasa da küçük bir evim olsun' adlı dileğim :) Altında gördüğünüz iki beyaz taş parçasından büyük olanı 'şuan sevgilim ileride nasip ederse Allahım, eşi'm olacak Seydi bey'in büyük cipi' adlı dileğim :) Yanındaki biraz daha küçük olan taş ise, 'siz hayal edemiosunuz ama ben ediyor...

Şirince Köyü / Kumda Kahve

Bugün Köy Turunda görevliydim, İlk önce Şirince ardından Kirazlı Köy' gittik. Müdürümün benden isteği üzerine Kumda Kahveyi araştırdım, buldum. Büyük değirmen taşının içine bir mekanizma yerleştirmişler alttan ısıtmalı, kum var üzerinde kahveyi bakır cezvelerle orada pişiriyorlar. Ocaktakinden çok daha hızlı pişiyor, çünkü cezvenin her yanı ısınıyor. Çok da leziz oluyor :) Ayrıca Turistlerin ve misafirlerin ilgisini çekiyor :) Damla sakızlı ve sade olmak üzere 2 çeşidi var :) Enteresan geldi bana, ilk defa görüyorum bunu, közde kahveden sonra .. Nasıl da leziz olmuş anlatamam..                    Mis gibi , afiyetle içtim :)  Her Şirinceye gidildiğinde içilesi ..

Samos / Balayı

Vee evlendim :) Artık karşınızda evli bir baayaann var :) Ne değişikmiş, birden büyür mü insan, birden o sorumluluk nasıl da düzeltir elini kolunu, yüzünü gözünü.. Aslında çok şey değişmiyor, belli başlıları değişiyor, ki kendimi hala zıp zıp zıplayan, güleç bir kız olarak görüyorum :) Aslında minik bir kadınım :) Genç kalmak istiyorum içim,ruhum hep genç kalsın.. Düğünü ve kına gecesini sonra yazacağım malesef henüz 2. fotoğraf çekimleri olmadığı için fotoğraf paylaşamıyorum, hepsi bitmedi ve gelmedi. Düğün sonrası hemen balayı yaptık, asıl onu yazmak istiyorum :) İlk kez yurt dışına çıktım çok yakında da olsa Samos benim için yurt dışı :) 3 gün geçirdik Samosta, hayatımın en güzel günlerinden 3üydü sanırım :) Çok eğlendim, tıka basa yedim, içtim, sarhoş oldum, sokaklar benimdi, sirtaki yaptım anlamsızca :) Giderken çok heyecanlıydım, hayatımın adamıyla ilk tatilim değildi ilk baş başa yaptığımız tatildi :) Elimden tuttuğunda dünya umrumda değildi, o his bambaşka.. Sokaklar, ca...